hesabın var mı? giriş yap

  • bugün bir sabah programında söyledikleri;

    "okullarda zorunlu dün dersi verilmeli, çabuk unutuyoruz."

    "kemiği kırdırırsan herkes orayı tekmeler."

    "herkes ımmanuel kant gibi dünya meseleleri hakkında derin düşünecek değil, aklına uygun ilk çözüme sarılıverir."

    "cehaletin eyleme geçmiş hali çok tehlikelidir"

    "dünya ikinci endüstri devrimini yaşıyor. biz de çirkin inşaatlar yaparak ayakta durmaya çalışıyoruz. "

  • 9-

    hollerith makinesi

    amerikan nüfusu 19'uncu yüzyılın sonlarında her on senede
    yüzde 30 artmaktaydı ve 1870 'de nüfus sayımında araştırılan
    madde sayısı 5 iken 1880 'de 200'e yükselmişti. 1880 sayımındaki bilgilerin bir tabloya dökülmesi sekiz yıl sürmüş ve 1890 sayımından önce ancak tamamlanabilmişti. o dönem yaşamış
    olan yazarlardan birinin de belirttiği gibi "kağıt yığınlarının arasına gömülmüş olan çalışanların kör olmaması ve delirmemesi" bir mucizeydi. tüm bu iş, kendi ağırlığı altında ezilme tehlikesiyle karşı karşıyaydı. bir şeyler yapılmak zorundaydı.
    herman hollerith isimli bir mucit, o dönemki tren biletlerinin delinmesi işleminden esinlenerek bilgi depolamak için delikli manila kağıtlarından oluşan bir sistem ve bunları sayıp ayıracak hollerith makinesi isimli bir makine geliştirdi. hollerith 'e 1889 senesinde makinesinin patenti verildi ve hükümet 1890 nüfus
    sayımı için bu makineyi kul landı. kimse daha önce bunun gibi bir şey görmemişti. şaşkına dönen bir gözlemci şu satırları kaleme almıştı : "cihaz, tanrı'nın değirmeni gibi hatasız ama onu
    çok geride bırakacak kadar hızlı çalışıyor. (bir alman atasözü der ki ' tanrı 'nın değirmeni yavaş çal ışır ama kusursuz öğütür. ')" fakat başka bir gözlemci, cihazın sınırlı bir kullanım alanı
    olacağı şeklinde bir mantık yürütmüştü. "bu cihazı devlet kurumlarından başka hiç kimse kullanmayacağı için bu cihazın
    mucidi muhtemelen hiçbir zaman zengin olamayacaktır." hollerith ' in bir kenara sakladığı bu tahmin tamamen doğru çıkmayacaktı. hollerith 'in şirketi 1911 senesinde computing-tabulating-
    recording company (hesaplama-çizelgeleme-kayıt tutma şirketi) olmak üzere diğer şirketlerle birleşti . birkaç sene sonra ise
    ismini ıbm (lnternational business machines) olacak şekilde
    değiştirdi.

    ıbm in piyasa değeri şuan 142 milyar dolar olarak tahmin ediliyor.

    https://hizliresim.com/brnfqp

  • biz de garip insanlarız aq. böyle şeyleri gündem yapmayıp sıçmık başlıklara yazıyoruz sonra adalet yok diye ağlıyoruz.

  • dolar 15 lira olacak 20 lira olacak yooooh yaaa diyen gevşek ağızlı eski bakan ve damat.

    şimdi ortalıkta yok, çıksana ekranlara, türkiye'de sokakta gezsene gelip. ama yok öyle yağma hasanın böreği, nazım usta ne güzel söylemiş zamanında hiç bir korkuya benzemez halkını satanın korkusu

    bu devran dönmese de hepsi senin gibi ömrü sonuna kadar bu korkuyla yaşayacaklar. 50 tane daha zırhlı mercedes alın, 100 tane daha koruma katın konvoyunuza ama hiç biri halktan korkmanızı hafifletmeyecek.

  • eğer doğruysa verdiğim vergiler haram zıkkım olsun. eşim polonyalı, 8 yıldır türkiye'de yasıyoruz ve 2 çocugumuz var. evlilikte 5. yılı doldurdugumuzda eşim için vatandaşlık basvurusu yaptık , geçenlerde sonuc geldı 3 yıl sonra ve reddedildi. gerekçe olarak takdir yetkisi kullanılmış. görüyoruz ki devletimiz takdir yetkisini suriyelilerden yana kullanmış. bize de basın gidin diyor.

  • an itibarıyla gelen 1,33 liralık zamla yaşanan 10 puanlık rezalet. bu ülke nereye gidiyor böyle? doları 15-20 liralara çıkararak bütün nakliye ve ulaşım giderlerinin ana kaynağı olan motorinin bu fiyatlara satılmasına sebep olanlar ne düşünüyor? bu ülkenin ekonomisi bu şartlar altında nasıl ayakta kalabilir? enflasyon %100'ü geçmişken bu halk nasıl geçinebilir?

    malatya halay ekibi buna bir halay yakışır artık. sizi piste davet ediyoruz.

  • benim için iktidar ne kadar ihanet içerisinde ise bu adam da o kadar ihanet içindedir. bu dallama aday olacağına altılı masadaki ahşap masa aday olsun daha çok oy alır.

  • bedava değil ki. önceden ödüyorsun. hasta olmasan, hastaneye gitmesen bile ödüyorsun. çalışandan her ay sgk primi diye yapılan kesintinin bir kısmı bunun için. sosyal güvencesi olmayana devlet hastanesi bedava falan değil. gss prim borcu da o sebeple icat edildi.
    bedava olsaydı saçma olurdu evet.

  • seçim sürecinden sonra biz anlaşamıyoruz diyip ayrılsalar durduk yere eski akplilere 38 milletvekili hediye etmiş olacaklar. 38 vekilde chp den eksilecek. işte strateji dehası.

    edit:ilk çoğunluk gerektiren olayda akp saflarında göreceğimiz vekiller